Öğrenme Güçlüğünde (Disleksi) En Etkili Yöntem Nedir?
Öğrenme güçlüğü, bireyin ortalama veya ortalama üstü bir zekaya sahip olmasına rağmen okuma, yazma, matematik gibi alanlarda öğrenmede yaşanan zorluk olarak tanımlanmaktadır. Üç temel alt başlığı bulunmakta. Disleksi (okuma güçlüğü), diskalkuli (matematik güçlüğü), disgrafi (yazma güçlüğü) olarak üç alt başlıkta toplanan bir tanıdır. Bu yazının konusu öğrenme güçlüğünde en etkili kitaplar etkinlikler nelerdir?
Öğrenme güçlüğü bir makalede şu şekilde tanımlanmıştı. Öğrenme güçlüğü olan bireyler yavaş ve farklı öğrenen çocuklardır. Oldukça açıklayıcı sade bir tanımdı. Peki öğrenme güçlüğü olan çocuklar farklı mı öğrenir? Aslında farklı öğrenme yanlış anlaşılan bir durum. Farklı çalışmalar elbette yapılır ama önemli olan farklı etkinlik, kitap değildir. Önemli olan bilimselliği kanıtlanmış etkili öğretim yöntem ve tekniklerdir. Yapılan araştırmalarda öğrenme güçlüğü olan bireylerde en etkili öğretim yöntem ve tekniklerinin doğrudan öğretim yöntemleri olduğu bilinmektedir (Kaynak Dr. Mehmet OKUR). Peki nedir bu doğrudan öğretim yöntem ve teknikleri. Oldukça kapsamlı bir alan ama genel hatlarıyla anlatmaya çalışacağım.
Bu yöntemler Model uygulama, Rehberli Uygulama, Bağımsız Uygulama, İpuçları Silikleştirme, Hatırlatıcı stratejiler, Ölçme ve Değerlendirme şeklinde özetlenebilir.
Model uygulama öğrenciden istediğimiz ya da öğretmek istediğimiz konuyu öğrenciye model olarak anlatma sürecidir. Model olurken çocuğun hızın ve anlayabileceği şekilde model olmak önemli. Öğretilecek konunu kavramlarını kullanarak sistematik şekilde model olunmalı. Ayrıca çocuklar da küçük yaşlardan itibaren model olarak veya taklit ederek öğrenmeye alışkın. Bebeklere bay bay, el sallamayı öğretmek, konuşmayı öğretmek taklit yoluyla öğretilir. Bu model olmayı okuma/yazma veya matematikte de kullanabiliriz. Örneğin bu metin bu şekilde okunur, beni dikkatli izle ve dinle diyerek okunması gereken metni model olarak birkaç kez okuyabiliriz. Ya da matematik çalışıyorsak bak bu toplama işlemi bu şekilde yapılır, beni dikkatli izle ve dinle diyerek model olarak işlem yapılır.
Rehberli uygulama ise yeteri kadar model olduktan sonra öğretilen konu eğitimci ile yapılır. Bu aşamada eğitimci öğreniciye yönlendirmelerde bulunabilir. Görsel veya sözel ipuçları ile öğretim aşaması gerçekleşir. Örneğin yanlış okunan bir kelime hemen düzelterek bu böyle okunur diye diye yardımcı oluruz. Toplama işlemi yapıyorsak işlem yaparken saymayı karıştıran bir çocuğa sözel olarak hatırlatabiliriz. Bu gibi yardımlar rehberli uygulama basamağında gerçekleştirilir. Bu aşamada görsel olarak hatırlatıcılar ipuçları sayfanın bir köşesine yazılabilir. Rehberli uygulama aşamasında öğrenci bu hatırlatıcıları kullanarak gerekenleri yapabilir. Yeteri kadar rehberli uygulama yapıldıktan sonra bağımsız uygulamaya geçilmeli.
Bağımsız uygulama da öğrenci yardım almadan gerekenleri yapmalı. Bu aşamada öğrencinin hata yaptığı kısımlar not edilir. Öğrenci hangi aşamalarda eksik öğrenmiş, nerelerde hatalar yapıyor gibi gözlemler yapılır. Eğer hatalı yapıyorsa bunlar tespit edilir, model ve rehberli uygulamalarla hatalar düzeltilir.
Son olarak da ölçme değerlendirme yapılmalı. Yani öğrenme aşamaları tamamlandığında öğrenci konuyu ne kadar öğrendi veya öğrenmedi gibi veriler tutulur. Örneğin okuduğu yanlış veya doğru kelime sayısı, yanlış yaptığı işlem sayısı gibi veriler tutularak öğrencinin öğrenmesi değerlendirilmeli. Geçilir veya yanlış sayılarının durumuna göre yeni konuya geçilir ya da konu tekrar edilir.
Bu yöntem ve teknikler kullanılarak düzenli ve sistematik şekilde kullanıldığında öğretilmek istenen konuyu başarılı bir şekilde öğretebiliriz. Bu öğrenme süreci uzun olabilir yani öğrencinin hızına göre ayak uydurmak gerekir. Süreci hızlandırmak için ilginç farklı bir yönteme ihtiyaç yok aslında. Çocuğa uygun bir plan yapıldığında zamanla öğrenme gerçekleşecektir.
Koray KOPARAN
Sınıf Öğretmeni

Comments